|
|
Gemlik'in güneybatısında,
Askeri Veteriner Okulu ile BP ve Borusan tesislerinin bulunduğu bölgeye
önceleri Tuzla Çiftliği denirdi. Burası Osmanlı Döneminde tuz çıkarılan ve
yazları bazen Osmanlı sarayından ziyaretçi ağırlayan bir yerdi.
II. Abdülhamit Döneminde Tuzla
çiftliği Fransız bir kadına aitmiş. Daniş Bey'in dedesi
Arnavutluk'tan gelirken yanlarında getirdiği
birikimlerle
çiftliği bu kadından satın almış.
Kurtuluş Savaşı yıllarında çiftlik Kuvayi
Milliyecilerin üssü olmuş. Daniş Beyin babası Şükrü Bey çiftlik çalışanları
olan Arnavutları silahlandırmış. Bu grup Küçük Kumla'yı 2 defa yakılmaktan
kurtarmış.
15 000 dönüm büyüklüğündeki
çiftliğin
arazisi son derece verimliydi. Daniş Ekim modern yöntemleri uygulayarak
1940'larda burayı örnek çiftlik haline getirdi.
Daniş Beyin torunu Hüseyin Ekim: "Şu an askeriyenin
bulunduğu arazi çiftliğimize dahilmiş. Bir yüzbaşının uçağı arızalanarak ay
çiçek tarlasına iniş yapmış. Çiftlikte kendisini misafir etmişler. Uçak
tamir edilip tekrar kalkması sağlanmış. Bu olaydan bir süre sonra, bu
yüzbaşı "hava alanına uygun bir bölge buldum" diye öneride bulununca bölge
Türk silahlı Kuvvetlerine geçmiş. 1946-47 yıllarında ise o zamanki Hara
Taburuna devredilmiştir. Bu alanın 1250 dönümü de şimdi Türk Otomobil
fabrikasına (TOGG)
verildi.
Daniş Ekim
1910 Gemlik doğumlu. Çok yakışıklı ve atak bir
delikanlıydı. 1929'larda Gemlik'in ileri gelenlerinden
Dr. Ziya Kaya'nın dikkatini çeker.
Daniş Ekim'e bir pusula yazarak memlekete ve Gemlik'e hizmet etme zamanının
geldiğini ve fırkaya kaydını hatırlatır. Böylece Daniş Bey CHP'ye kaydolur.
1938 yılında Cemil (Çipa)
Bey'in kızı İsmet Hanımla evlendi. Gemlik Halkevi Başkanlığından sonra
1946-50 yılları arasında Belediye Başkanlığı yaptı, aralıksız 26 yıl CHP
ilçe başkanlığı görevinde bulundu. 1996 yılında 87 yaşında yaşama gözlerini
yumdu..
Belediye başkanı iken Gemlik'in
elektriğe kavuşmasını sağladı, kendisinden dinleyelim: "O tarihte Gemlik'te
elektrik yok. Akşamları Sunğipek fabrikasından bir kaç saatliğine elektrik
alabilirdik. Gemlik'in problemlerini halledebilmek için, Ankara'da Bakanlık
kapılarını aşındırdık. Su ve elektrik konusu için Ulaştırma Bakanı Kasım
Gülek, Bayındırlık Bakanı Nihat Erim'le Ankara'da bayağı mücadele verdik.
Neticede isteklerimizi kopardık. İşimiz bitince İsmet Paşa'ya bir nezaket
ziyaretine gittik. Niçin geldiğimizi sorup, bir arzumuz olup olmadığını
sordu. İki bakanlıkta işimiz olduğunu ama ikisinin de halledildiğini
anlatınca, bize " Öyle ise bana iş bırakmadınız haydi işinizin başına gidin"
dedi.
Hüseyin Ekim:
"Dedemin İsmet İnönü ve daha sonrasında CHP başkanlığını İnönü'den devralan
Ecevit ile çok yakın ilişkileri vardı. İsmet Bey Bursa'ya geldikçe dedeme
uğrardı. Tibel Otel'de misafir etmişti. Her Ankara'ya gidişinde İsmet Beyi
mutlaka ziyaret ederdi.
Ecevit de
toprak reformu politikalarından bahsederken
dedemi örnek gösterirdi".
Vefatından bir yıl önce eşinden kalan
yalıyı Öğretmen Evi yapılması için bağışladı. Binayı 1886'da Fransız bir
mimar yalı olarak tasarlamıştır. 140,41 metrekare taban alanı ile 3,5 katlı,
irili ufaklı 17 odadan ibarettir.
Kaynak:
Anılarda Yaşarken Gemlik,
Reyhan Çorum, Siyah Beyaz yayınları, 2022, cilt 1, sayfa 41-44
|