Eskiden “Geçmiş zaman olur ki hayali cihan
değer” diye bir söz vardı. Mizah anlayışımız, eski yıllarda saygı ve sevgi
çerçevesinde hicvediliyordu. İnce ince eleştirilerle sergileniyordu
Karagöz-Hacivat gösterileri. Her şeye rağmen bu sanatı hakkıyla sürdürmeye
çalışan kişilerin olması sevindirici.
Evinin salonunda kendi yaptığı tasvirlerle bizi ağırlayan sanatçı Bülent
Akay, efsanevi Karagöz sanatının, deyim yerindeyse tam bir tutkunu. 47
yaşındaki Akay’ın on parmağında on mağrifet var. Şöyle ki; kendisi hem
ressam, hem heykeltıraş. Bir yandan gölge oyunu oynatıyor, diğer yandan
kendisi canlı Karagöz olup gösteri sunuyor. Karagöz’ün heykellerini,
tasvirlerini, resimlerini yapıyor.
Ailesinin İstanbul’da yaşadığı yıllarda, 5-6 yaşlarındayken tanışmış Karagöz
ile. Sanatçı, “Bence her şey çocuklukta başlıyor. Radyodan karagöz ustası
Hayali Küçük Ali'yi dinleyerek Karagöz'ü sevdim. Ayrıca kitaplarda gördüğüm
Karagöz tasvirleri çok ilgimi çekti ve resim yeteneğim de olduğu için kendi
figürlerimi yaptım” diyor.
Bülent Akay, ünlü Karagöz ustaları Orhan Kurt, Tacettin Diker, Metin Özden,
Ünver Oral’dan dersler almış.
25 yıldır resim ve heykel yapıyor, 10 yıldır da canlı olarak gösteri
sunuyor. UNIMA bünyesinde, aralarında
Şinasi Çelikkol’un da bulunduğu bu
işin uzmanlarından kurs alan Bülent Akay, sertifikalı bir Karagöz sanatçısı.
Karagöz, Hacivat ve diğer tiplemelerin resimlerini yaparken, kendi yeteneği
ile de alçı oyma tekniğini geliştirmiş. Kalıplarını yaptığı karakter
tiplemelerini çoğaltarak polyester ya da soğuk seramik tarzında üç boyutlu
biblolarını üretiyor. Yaptığı heykeller, Aynalı Çarşı ve Yeşil’de satışa
sunuluyor
Bütün mesaisini, şimdilik evinin bir bölümünde bıçaklar, spatulalar,
boyalar, alçılar arasında geçiriyor. Teknik anlamda farklı aletler
kullanarak ince ince işliyor. Hem musiki bilgisini geliştirmiş, hem de
değişik şivelere adapte olmuş. Okuyor, araştırıyor…
Karagöz ve Hacivat’ın gerçek canlı bir varlık olarak yaşadığına olan
inancını vurgulayan Bülent Akay, yaşayan insanların bile öldükten bir süre
sonra unutulduğuna işaret ederek, yaşamamış insanların 500 yıldan bu yana
unutulmamalarının mümkün olamayacağını belirtiyor.
Akay, Karagöz oyununa Yunanlıların sahip çıkması konusunu ise, “Eskiden
Yunanistan Osmanlı İmparatorluğu’nun bir eyaleti idi. Dolayısıyla sonradan
diye bir şey yok, biz sahip çıkmazsak birileri sahip çıkar” diye yorumluyor.
Bülent Akay, kendisine destek verildiği takdirde atölye açıp
öğrenci yetiştirebileceğini söylüyor. Sanatçı, yaratıcısı olduğu Karagöz
heykelinin patentini alacağını ve kentin değişik yerlerine üç boyutlu büyük
heykellerini de yapabileceğini kaydediyor. 30-40 civarındaki Karagöz
tasvirinden şimdilik, Karagöz, Hacivat, Tuzsuz Delibekir ve
Zenne’ninbiblolarını yapan Akay, Türkiye ve yurt dışında değişik yerlerden
gösteri teklifleri geliyor.
Karagöz oyunu sadece Ramazan aylarında çocukları eğlendirmek için sergilenen
bir oyundan ziyade, bizim öz kültürümüz. Daha çok sevdirmek, gelecek
kuşaklara aktarmak için daha fazla önem verilmeli ve bu sanatla ilgilenenler
her yönden desteklenmeliler.
Kaynak:http://bursatime.blogcu.com/karagoz-sanatina-tutkun-bir-usta/3866083