Torunu tarafından kaleme alınan hayat öyküsü İkinci Adam Yayınları'ndan
2020'de çıktı
|
|
|
Erdal Özdür
Başımızda kavak yellerinin estiği o gençlik yıllarında önce adları çakıldı
beyinlerimize. O dönem şimdilerin Sabancılar'ı, Koç'ları neyse onlar da
Bursa için böylesi ünlü bir aileydi. Ah o yıllar.
Kamil
Tolon
Hep merak ederdik
onları biz liseliler. Ve derken bir akşam üzeri geleneksel Postane-Maviköşe
turlarındayız. Araçlar öyle az ki. Köşebaşındaki simitçiden birer 'çıtır'
alırken yanımızdan hızla geçen bir otomobil. Direksiyonda zarif bir hanım..
-Ki o yıllar otomobil kullanan hanımlarıın sayısı ya iki, ya üç.-
Herkes durmuş süratle geçen aracın arkasından bakıyor. Simitçi Hamdi Amca
'Muzaffer Hanım' geçti dedi. Muzaffer Tolon'u ilk o gün gördüm.. Saniyelik.
Ama sonraları 'Tolon Çamaşır Makineleri' efsanesine kulak misafiri oldum
hep. O yıllar çamaşır makinesi olan ev sayısı çok az.. Ve çamaşır
makinesi üreten Bursa'daki bir fabrika da resmen efsane.
Bizim zıpkın gibi tur grubuyla sıcak bir yaz gecesi Çekirge yollarındayız.
Kükürtlü bahçesi önünden geçiyoruz. İçeriden nefis bir müzik yükseliyor.
Güzel sesli bir kadın "Sevdim bir genç kadını" tangosuyla Bursa gecelerine
renk katıyor. Müziğe olan tutkumuzdan mıdır nedir, bir anda duvara tırmanıp
sarmaşıklar arasından Kükürtlü bahçesi pistinde dans eden çiftleri
izliyoruz. Eski bir operacı olan Bursalı sanatçı Mefharet Atalay tangoya
devam ediyor: "Kemanımla ona bir ses verebilseydim eğer..."
Yeni Ant Gazetesi Bursalı amatörlere bir sayfa ayırmış, öyküler, şiirler
yayınlıyor o yıllar. Aklıma geldi, ben de Mefharet Atalay'la bir röportaj
yapsam acaba yayınlanır mıydı? Amacım, o müthiş sesli tango kraliçesiyle
tanışmaktı tabii. Ve ertesi gece ver elini Kükürtlü. Bahçeye girerken
çekinceler içindeyim. Heyecanlı bekleyişler ve sonra kulise davet. İşte
karşımda Mefharet Atalay. Derdimi anlattım. Sahneye çıkacağını
söyleyerek ertesi güne randevu verdi ve "sizi Kamil Tolon'un fabrikasında
bekliyorum.. Onlar benim Bursalı ahbaplarım, beni orada misafir ediyorlar"
dedi. Daha da heyecanlandım. Hem Mefharet Hanım'la röportaj yapacağım,
hem de Muzaffer Tolon hanımla belki de tanışabilme olanağı bulacağım. Bundan
iyisi; Şam'da kayısı!.. ....... Ertesi gün
Soğanlı Köy.. Kamil Tolon Çamaşır Makinesi Fabrikası. Daha kapıdan girişte
Muzaffer Hanım'la karşılaştım. Mavi tulumlar giymiş, makinelerin arasında
koşuşturan sarışın güzel bir genç hanım. "Mefharet üst katta" diyerek
merdivenlere yönlendirdi. Fabrikanın üst katı.. Modern bir lojman. Özenle
dekore edilmiş. Yeni Ant'ta yayınlanan röportajla mesleğe ilk adımı
atıyorum. ......... Mefharet Atalay röportajı bana
uğur getiriyor. Sonra Tayan ailesinin yayınlamaya başladığı Haber
Gazetesi'nde çalışmaya başlıyorum. O sene yılbaşı gecesi. Görevliyim. Foto
Muhabiri arkadaşım Mümin Çotak'la dolaşıyoruz. Sıra, Çakırhamam'da surlar
üzerinde eski Aykaç Kız Öğrenci Yurdu'nda. Bina eski bir yapı. Alt katı
lokal olarak düzenlenmiş yılbaşı gecesine. Duvarlar hasırlarla kaplanmış,
renkli ışıklar ve kenarda çalan bir pikap. İçeride petek petek dost
grupları, dost beraberlikleriyle yeniyılı karşılıyor. Ön masalardan birinde
papyonlu bir bey. Kamil Tolon. Yanında ışıltılı giysiler içindeki zarif eşi
Muzaffer Hanım. Kristal kahkahaların yankılandığı, çiftlerin pistte
kelebekler gibi uçuştuğu saatler. Sonra müzik bir an duruyor. Sevimli
minicik lokalin kapısından içeri davul zurna ekibi dalıyor. Vur patlasın çal
oynasın. Muzaffer Hanım ve o can dostları hepsi birden pistte halay
çekiyorlar.
Tolon Bulaşık
Makinası - Size bulaşığın ne olduğunu unutturur
Bütün
siparişleriniz için telefonumuz 2242 - Telgraf-Posta Kamil Tolon - Bursa
Ziraat Bankası Merkez Şube
Tasarruf servisinde bir işim var. Servis amiri merhum Kemale Utku kentte
saygınlığı olan bir bankacı. Veznede işimi hallederken bankada bir
hareketlenme. O an kapıdan paça uzunluğu dize yakın bir şort ve triko
giysileriyle çok zarif bir hanım giriyor. Dikkatlerin üzerinde
yoğunlaştığı bu zarif, bakımlı, süslü, sempatik hanım Muzafer Tolon'dan
başkası değil. Herkes ayağa kalkıyor, Bayan Tolon yüzünde tatlı
gülücükler. Tüm servis elemanlarını mütevazi bir şekilde selamlıyor. Sonra
doğru Kemale Hanım'ın yanına. Sarılmalar, hal hatır sormalar. Sonra çay
kahve faslı.. Tatlı bir muhabbet, bir iki çin çin minik kahkaha.. O gün
mankenleri anımsatan Muzaffer Hanım'a gösterilen çok farklı bir sevgiye
tanık oluyorum.. ............ Aradan yıllar geçiyor.. Çalıştığım
gazetenin yanısıra Türk Haberler Ajansı'na Bursa'dan fotoğraf, haber,
röportajlar gönderiyorum. Bir ara kendi gazetem için 'Bursa'nın ünlü
kayınvalideleri' başlığı altında röportaj dizisi hazırlıyorum. Merhum
Amigo Yaşar'ın kayınvalidesinden zamanın Bursa Valisi'nin kayınvalidesine
dek hepsi var bu dizide. Ve tabii Muzaffer Tolon da. Çünkü o
Fenerbahçe futbol takımının efsane kaptanı Ercan Aktuna'nın kayınvalidesi..
Kaptan Ercan'ı kayınvalidesinin ağzından tanımak için tekrar bir girişim..
Tekrar Kamil Tolon Fabrikası..Muzaffer Hanım'ın son derece nazik, örnek
konukseverlği.. Lojmanın modern salonundaki duvarda da kaptan Ercan'ın
Fenerbahçe forması ile çekilmiş büyük bir fotoğrafı. Muzaffer Hanım
damadını anlatıyor. Ne denli mutlu bir yuva kurduğunu, ona olan saygısını,
centilmenliğini övgüyle anlatıyor. Ve şöyle bir cümle kuruyor ki hiç
unutmam: "Ercan bana saygısından dolayı Muzaffer Hanım diye hitabeder.."
Sonra İstanbul'daki kızının ani bir rahatsızlığı nedeniyle kendi aracıyla
apar-topar yola çıkışı, yıldırım hızıyla Yalova yolunda seyrederken aracını
uzaktan gören trafik ekibinin kendisini tanıdığını, durdurmadığını ve
kendisini selamladıklarını, çok kısa sürede İstanbul'a kazasız belasız nasıl
ulaşabildiğini kendisinin bile anlamadığını anlatıyor. Nefis bir röportaj
oluyor. .......... Ama bu güzel röportajın bu güzel ve zarif hanımını
daha sonra çok üzeceğini nereden bilebilirdim? Röportaj Bursa'da
yayınlandıktan sonra Türk Haberler Ajansı bunu servise koymak istediği için
filmleri istedi. Çünkü Fenerbahçe kaptanı Ercan'ın en ünlü topçu olduğu
dönem o günler. Ercan'ın da kayınvalidesi tarafından anlatılması hoş bir
haber anlayışı. Üç-beş gün sonra İstanbul'da yayınlanan ulusal bir gazetenin
spor sayfasında bir haber. Muzaffer Tolon, damadı Ercan'ın fotoğrafı önünde
dururken çektiğim fotoğraf Hürriyet spor sayfasında. Ama altında şikayet
eder gibi şöyle bir başlık: 'Ercan bana hiç anne demiyor! Haydaa..
Buyrun burdan yakın. Beynimden vurulmuşa döndüm. Muzaffer Hanım bu sözü
söylemiş de neden söylemiş; detay yok. Sadece şikayetçi gibi yansıtılıyor!..
Muzaffer Hanım, beni tanımış, pek sevmişti. Kasıtlı bir haber yapacağıma
inanmadığı için o gazetenin Bursa Bürosu'na gitmiş. Sonradan öğrendim; büyük
tepki göstermiş. Kendisine haberin görevli editörce yeniden düzenlendiği
falan söylenmiş. Ve böylece aklanmışım. ............. Evet, Bursa'nın
bir zamanlar Muzaffer ve Kamil Tolon'u da vardı. Onlar bu kentin ilk
sanayicileri sayılırdı. Modern, ancak son derece saygın ve müttevazi bir
yaşamın kahramanları olarak hala belleğimde yerlerini korurlar. Muzaffer
Hanım bu anılarımı okur-okumaz; bilemem. Ama belleğimdeki bu güzel,
saygın ve zarif kahramana sonsuz saygılarımı sunuyor, her zaman papyonlu
haliyle görüp tanıdığım, bir dönemler BTSO'nın ve Bursa siyasetinin ünlü
ismi Kamil Bey'e de Allah'tan rahmet diliyorum. Bugün Bursa önemli bir
sanayi kenti ise bunun temellerinde Tolonlar'ın alın terlerinin olduğu
kesin.
Yazarın 26.4.2009'da Bursa Hakimiyet gazetesinde
yayımlanan yazısının bir bölümüdür
Soğanlı'daki Tolon Fabrikası (1950-2017)
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
"Babam mütevazi, hatırşinas,
mehametli, cömert, yetenekli, açık sözlü ve dürüst biriydi. Vefat etmeden
önce "kasadaki alacak senetlerimizi yakın, çocukların eline geçmesin.
Paraları olsaydı öderlerdi" demiştir." Kızı
Abatun Tolon Efes
"Babam işleriyle uğraşmaktan
ailesine çok zaman ayırmazdı. Tatile gittiğimiz zaman bile iş tatilden önce
gelirdi. Yüzden fazla işçiyi istihdam etti ama hiçbir zaman patron gibi
olmadı. Bir hatıram var, bir müşteri gelmişti, bana babamı sordu, ben de
'arkada çalışıyor' dedim. Müşteri de, 'ben onu işçi zannettim' diye cevap
vermişti." Kızı
Barkın Tolon Aktuna
"Babamı yaşıtlarımla
tanıştırdığım zaman arkadaşlarım bana farklı gözle baktılar, onlardaki
itibarım güçlendi. Çok modern bir babaydı. Yatıya kızlı erkekli
arkadaşlarımı eve getirebilirdim. Dikiş dikmeyi, valiz toplamayı bana babam
öğretmiştir"
Kızı Behiye Cana Tolon
"Kamil Tolon hem sanayici hem
de siyasetçi olarak çok etkin görevler almıştır. Aynı anda hem iktidar
partisi olan Adalet Partisi'nin il başkanı, hem Bursa Ticaret ve Sanayi
Odası başkanı, hem il genel meclisi başkanlığını yapan tek kişidir".
Hüseyin Sungur (BTSO başkanı, Bursa milletvekili ve senatörü)
Kaynak: "Duayen Sanayici Kamil
Tolon'un Yaşam Öyküsü", Güneş Özgün, İkinci Adam Yayınları, 2020
|