İnebey Kütüphanesi Restorasyonu

Bursa'da Kütüphaneler

Kazım Baykal

     

    Osmanlı İmparatorluğu’nun son günlerine kadar hizmet veren İnebey Medresesi, Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra özel kişilerin mülkiyetine geçmiş, 1962’ye kadar konserve fabrikası olarak kullanılmıştır. Bina, medrese olarak kullanılırken burada öğretim görenlerden biri olan Kazım Baykal’ın çabalarıyla kütüphaneye dönüştürüldü. Öyküyü Kazıs Beyden dinleyelim: “İnebey Medresesi’ni satın alıp kütüphane yapmaya karar verdik. Mal sahibi olan keresteci Mehmet Ünlüer binayı Alanya Konserve Fabrikasına kiraya vermiş (kiracı Cemal Alanya). Kütüphaneler genel müdürü Aziz Berker’i çağırdık. Fabrika sahibinin iznini alarak medresenin içine girdik. Aziz Bey medresenin kemerlerine ve fabrika olarak kullanılmasındaki vahim duruma bakıp dudaklarını ısırdı. Fabrika sahibi ise imalatlarına hayran kaldığımızı sandı. Çok komik bir durumdu, gülmemek imkansızdı. Karar verdik, sahibinden 165 bin liraya satın aldık. Kırk binini peşin verdik. Ankara’ya gittim. Milletvekili Edip Rüştü bizi Devlet Bakanı Avni Doğan’a götürdü. Takdimden sonra İnebey Medresesi’ni ve hizmetimizi anlatmaya başlayınca bakan bey, “Kazım Bey, biz eski devrin mamutlarıyız, nesli münkariz olmak üzereyiz, beni fazla heyecanlandırma, alacağız” dedi. Ve Vakıflar Genel Müdürüne telefon ile emretti. Vakıflar Genel Müdürüne gittiğimizde, “Siz 40 bin vermişsiniz, biz de 125 bin vereceğiz” dedi. Ben de “isterseniz hiç vermeyin, biz satın aldık, size hibe ediyoruz” dedim. Parayı hemen telgrafla yolladı. Tapuya kendi imzamla “kütüphane yapmak şartıyla hibe ediyorum” kaydını düştüm, tapu işini bitirdik.

     

            Kazım Beyin Vakıflar Genel Müdürü karşısında para konusunda rahat olmasının bir nedeni var. Çünkü Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu bir bağış kampanyası düzenlemiş ve vatandaşlar büyük ilgi göstermişti. Bursalıların bağışıyla 165 bin lira kısa sürede toplanmıştı. Para bulunmuş, tapu işi halledilmiş ama binanın boşaltılması için kiracı direniyor. Bu direnç mahkeme kararını uygulayan polisin 1.3.1962’de binayı boşalttırmasıyla kırılır, kütüphaneye dönüşüm başlar. Orhan Camii’nde bulunan kütüphanenin taşınmasıyla 1969’da İnebey Yazma ve Basma Eserler Kütüphanesi olarak hizmete girer. Zaman içinde yıpranan kısımları 2007 de başlayan restorasyonda yenilenir ve 2010’dan sonra yenilenmiş haliyle işlevini sürdürür.

            Kütüphane iki ayrı bölümden oluşuyor. El yazması eserler Bursa’da 1948’den önce hizmet veren 8 farklı kütüphaneden toplandı: Orhan Kütüphanesi, Haraççıoğlu Kütüphanesi, Hüseyin Çelebi Kütüphanesi, Kurşunizade Kütüphanesi, Ulu Cami Kütüphanesi, Milli Kütüphane, Halkevi Kütüphanesi, Genel Kütüphane.

Günümüzdeki hali

            Genel Kütüphane koleksiyonunda Bursa ve civarında aktif olarak hizmet eden çeşitli tekke, dergah ve küçük kütüphanelerden toplanan eserler var: İsmail Hakkı Bursevi Dergahı, Emir Buhari Dergahı, Atinalı Ali Rıza (Moralı Tekkesi), Eşrefzade Dergahı, Eminiye Dergahı, Mevlevi Dergahı, Baba Efendi Dergahı, Hüsameddin Dergahı, Hatip Mektebi Kütüphanesi, İshak Paşa Kütüphanesi, Şeyh Mehmed Şemseddin Efendi koleksiyonu, Süleyman Paşa Kütüphanesi.

                                                           Şehrengiz, sayı 15(2011), s. 54-55’den kısaltarak alınmıştır

Bu sitenin son güncelleştirilme tarihi 17/10/22