Bursa'da Kent İçi Ulaşım ve BBOİ

Bursa'nın Garajları

Eski Bursa'nın Yolları

Bursa'nın Suları

Bursa'nın Elektriği

Bursa'da Sosyal Hayat

   

                                                                                                                 Y. Kenan Yetişen

    1934-1935 yıllarında Dr. İbrahim Yeşilipek’in kayın pederi Hacı Salih Efendi 4 otobüs almıştır. 2 tanesi Yeşil-Çekirge (1 no’lu hat) hattında, 2 tanesi de Yıldırım-Çekirge (2 no’lu hat) hattında yolcu taşımaya başlamıştır (Cumhuriyet Otobüsleri). Bu araçlar yarım saat ara ile hareket ederlerdi. 1935-1936 yıllarında ise, belediye 4 otobüs alarak tüm araçlarını Yeşil-Çekirge hattında çalıştırmaya başladı. Bu araçların bazıları Orhan Camii’nin önünden veya Cumhuriyet Alanı’ndan hareket ederdi. Otobüsler Askeri Hastanenin olduğu yere çıkarlardı. Belediye’nin araçları tek hatta konulunca Yıldırım –Çekirge hattı Salih Efendi’ye bırakıldı. Taşıma ücreti kişi başı 5 kuruş olarak belirlenmiş ve öğrenciler için paso o dönemlerde başlamıştır. Yıllık paso 5 lira idi.

    Bu arada, bir konuyu daha gündeme getirmek gerekir kanaatindeyim. Merinos Fabrikası 1938 yılında hizmete girdiğinde, şehrin epey dışında idi ve çalışanların büyük kısmı yakın yerlerden yürüyerek gelirken, bazıları at arabaları ile gelmeye başlamış, 1940’lı yıllarda fabrika personelini taşımak için otobüslerin satın alınması ile ilk personel taşıma servis düzenini başlatmıştır. Zamanla personel sayısı arttıkça araç sayısı çoğaltarak personelini taşıma işini yürütmüş ve bir süre sonra ekonomik nedenlerden özel sektöre ihaleye çıkarmıştır. Bu ilk ihale 1976 yılında açılmış, (BUROK) Bursa Otobüsçüler Kooperatifi adına ben de girmiş ve ihaleyi almıştık. Daha sonra da bu fabrikada mühendis olarak görev almak kısmet olmuştu.

                       1958 (Serdar Kuşku arşivi)

    Belediye otobüsü

     Zamanla oluşan ulaşım ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yeni kanunlar çıkarılmış ve Bursa Belediyesi Otobüs İşletmesi Şube Müdürlüğü, Katma Bütçeli İşletme olarak Belediye Meclisi’nin 17 Nisan 1945 tarihinde aldığı kararla Belediye’ye bağlı olarak kurulmuş ve Sanat Galerisinin bulunduğu yerde hizmete başlamıştır.

    1 Haziran 1945’de “Bursa Belediye Otobüs İşletmesi (B.B.O.İ.)” kurulmasının ardından 1946 yılında 13 otobüs alınmış, ilave hatlar ve saatlerde otobüs seferleri başlamıştır. (Alınan 13 otobüsün markaları şöyleydi: 5 adet Ford, 5 adet Chevrolet, 2 adet Diamond ve 1 adet Dodge)

    Çok geçmeden, 1948 yılında 12 adet (6 adet Ford, 6 adet Ford Universal), 1949’da 2 adet (1 Ford ve 1 de Diamond), 1950 yılında 5 adet K.7.International marka otobüslerin alınmasıyla belediyenin otobüs sayısı 32 olmuştur.

    1952 yılında 51 kişilik 7 adet, 1954 yılında ise 41 kişilik 7 adet Bussing marka 5000 Tupolev tip, 1956 yılında 5 adet Bussing 6000 Tupolev tip otobüsler alınmıştır. Bu araçların farklı markalarda olmalarının nedenlerinin başında, o günün şartlarında temin edilebilme, yedek parça temini ve araçların dayanıklı oluşları hakkında net bilgi sahibi olunamaması geliyordu. Bu otobüslerin belden üstü yani cam hizalarından yukarısı koyu lâcivert, alt kısımları ise koyu sarıydı.

    Bu araçların alımları ile 1950’li yılların ortalarında hat sayısında büyük bir artış olmuştu. Böylelikle,  Heykel-Garaj-Stadyum’dan geçen karşılıklı ring hattı oluşturuldu fakat bir süre sonra kaldırıldığını net hatırlamaktayım. Bu dönemde Emirsultan, Muradiye, Demirkapı, Mesken, Hürriyet, Zafer Mahallelerine de erişim sağlanabilir oldu.

    Bir de, kişilere ait Hürriyet -Heykel arası çalışan Varşova ve Skoda marka 7 kişilik station vagon araçlar vardı. Zamanla bunlar da yok olup, yerlerine FE-KA, daha sonraları Ford minibüsler alınmaya başlandı. Bunlar Zafer Meydanı’ndan hareket ederlerdi.

     1956 yılında 15, 1957 yılında 1, 1959 yılında ise 20 adet (43 yolcu alabilen) 0321H tipi Mercedes Benz marka otobüslerin alınmasıyla, son 4 yıl içerisinde toplam 36 adet aynı marka ve tip araç alımı yapılarak, kent içi taşımacılığında Mercedes saltanatı başlamış oldu.

    Zira bu araçların ön dingilleri olmayıp ante-pente diye tabir edilen ve uzun yıllar otomobillerde de kullanılan çok rahat yolculuk yapma imkanı veren bir düzenek kullanılmıştır. Araçların şaseleri olmayıp, blok gövde olmaları ve 8-25 lastik kullanılması sonucu araçların alçak olması nedeniyle yaşlı, çocuk ve hanımların inip binmeleri kolay oluyordu. Bu araçların pek çok yerinde demir saç kullanılmamış, onların yerine alüminyum kullanılması ile araçlar hafifletilmiş, mazot tüketimleri de düşürülmüş idi. Kapıların açılıp kapanışları hava basıncı ile çalışan sade bir düzenekle gerçekleşirdi. Kapıların iç tarafının üst kısmında 4×15 cm ölçülerindeki krem renkli formikada  “BASAMAKTA DURMAYIN OTOMATİK KAPU ÇARPAR” ve ön tarafta ise “ŞOFÖR İLE KONUŞMAK YASAKTIR” ifadeleri çok ilgimi çekmiş veya o kadar çok görmüşüm ki, hala daha unutamıyorum. Ayrıca bu araçların vitesleri şoför tarafından çok rahat değiştirilebiliyordu. Bundan önceki araçların şoförleri vites kollarını sallar sallar anca denk getirebilirlerdi.

     Biletçiler de önceleri arka kapının sağında bulunan kabinde otururlardı. Yanılmıyorsam bazı otobüslerin içinde seyyar dolaşan biletçiler de vardı. Sonraları biletler gişelerde satılmaya başlandı. Otobüslere de biletlerin atıldığı kumbaralar kondu, biletçiler kaldırıldı, binişler önden olmaya başladı.

    Yine o dönemlerde bazı direklere B.O.İ. şoförleri için sarı zemin üzerine “ŞOFÖR DİKKAT 2. Vites ¼ gaz”, bazı duraklarda ise “İHTİYARİ” yani mecburiyet yok anlamına gelen ikaz levhalarının monte edildiklerini hatırlıyorum.

     1959 yılındaki otobüs alımlarından sonra yaşanan siyasi ve ekonomik krizlerin etkisi olsa gerek, kent içi taşımacılık için 10 yıl hiçbir araç alınmamıştır. Baba mesleği otobüsçülük olması nedeniyle gayet net hatırlarım ki, hemen hiç kimse şehirlerarası yolculuk için dahi otobüs getirtemiyordu. Bu dönemde çıkan bir söylentiye göre takastan az bir miktar önden motorlu şase Mercedes marka araç gelecekti. Kısa süre sonra adı geçen araçlar 10 adet olarak gerçekten geldi ve belediyeye verildiği duyuldu. Bu araçlar 1113 tip klasik kamyon şaseleri idi. Bu şaselerin üzerine çelik otobüs kasaları yapıldı ve iç hatlara verildiler. Bu araçların ön kısmında motor olması nedeni ile inişler pek sıkıntılı olurken, araçların süspansiyonları da pek iyi değildi. İlk kez bu araçlar kırmızı renge boyandı.

     Belediye Otobüsleri’nin hareket kontrol merkezi ise şu günkü Koza Alt Geçidi’nin üzerinde bulunan kafeteryanın (Atatürk Caddesi) olduğu yerde idi ve otobüslerin hem burada hem de Orhan Parkı’nın olduğu yerde çeşitli hatlara ait durakları vardı. (Üst ve alttaki resimler)

    Yine 1970’li yıllara kadar Atatürk Caddesi üzerinde, Valilik binasının hizasında polis trafik noktası vardı ve buradaki polis memurunun görevi yaya ve araç trafiğini idare etmekti.

     1973 yılı geldiğinde hafızam beni yanıltmıyorsa kentimizdeki KARSAN isimli otobüs fabrikasında arkadan motorlu 0352 tip motorlu, Mercedes marka 0302 tip benzeri otobüsler üretilmeye başlandı. Bu araçlar orijinal Mercedes Benz marka 0302 tip (43 adet koltuklu) şehirlerarası otobüslerine benzer olup, daha kısa (5 yerine 4 yan camlı, şehirlerarası kullanımda 37 adet koltuklu), ön ve arka dingilleri daha dardı.

     Bu araçlarda 9-20 lastik kullanılırdı. Bunlardan 1973’te 10, 1974 yılında da 8, 1975-80 arası 20 adet olmak üzere kısa tip Mercedes otobüslerden toplam 38 adet otobüs alındı. Bu araçlar da klasik belediye otobüslerimizin rengi olan cam altı kuşağı, yan direkleri ve tavan lacivert, yan ve etekleri krem rengine boyandılar.

    Belediye, gerekli otobüs alamadığında artan nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak için minibüslere hatlar vermeye başladı. Kentin merkezine yakın olabilmeleri için de bu araçlara Fomara Meydanı’nın güney tarafı tahsis edilmişti (15 Temmuz Şehitler Meydanı). Zamanla minibüslerin yarattığı problemleri önlemek için bir program dahilinde yeni otobüsler alınmış ve uzun hatlara giden otobüslerin hareket merkezi olarak ta Fomara Meydanı’ndaki bu yer tahsis edilmişti. Hatta bir dönem bazı hatlara özel kişilere ait otobüslere de yolcu taşıma hakkı verildi fakat kısa süre sonra kaldırıldılar.

     1980’li yıllarda Mercedes-Benz marka orijinal 0302 tip boyutlarında kent içi taşımacılığa uygun önce 72, sonraları 0302T tiplerinden 20, M.A.N. marka 590 ve SL 200 tip’lerden toplam 40  adet alınan tüm bu araçlar, siyah kontör çizginin kullanıldığı krem ve kırmızı renge boyandılar. Lastik ölçüleri 10-20 olduğundan araçlar biraz yükselmişti.

    1990’lı yıllarda 2 adet körüklü NEOPLAN, 75 adet İKARUS marka körüklü, 47 adet körüksüz, 14 adet körüklü Mercedes marka (0345 tip), 2000’li yılların başında ise 2 adet BMC Marka engelliler için özel üretilmiş araç alındı. Böylece 1946 yılından 2000 yılına kadar geçen süre zarfında 89 adet körüklü, 323 adet solo otobüs olmak üzere 412 adet toplu taşıma için araç alınmış oldu.

    Gelişen ihtiyaçlara cevap verebilme adına 1996 yılının Haziran ayında Özel Halk Otobüsleri (ÖHO) kent içi yolcu taşımacılığında 16 araç ile devreye girmeye başladı. 1997 yılında “ÖHO” sayısı 44’e çıkarken dar yollar için 10 adet midibüs, 2 adet iki katlı (uzun ve düz hatlara) otobüs ilave oldu. Bu sayı zamanla yükselişe geçerken hiçte küçümsenmeyecek sayıda dolmuş ve minibüs desteği unutulmamalıdır.

   

    1946 yılında önce Yeşil –(Çelik Palas) Çekirge hattı ile başlayan Belediye Otobüs İşletmesi hat sayısı ilk önce 16’ya, 1980’de 70’e, şimdilerde 99 ana hatta erişmiş durumdadır.

    Kent içi trafiğinin artması ve şehirlerarası çalışan otobüslerin kent merkezinde kalan garaja girmeleri sonucu bu bölgede araç trafiği içinden çıkılamaz hale geldi. Bu duruma bir çözüm bulmak amacıyla kentin kuzeyinde İstanbul’dan geliş yolunun sağ tarafında “Bursa Şehirlerarası Terminal Binası” 1997 yılında hizmete açılmıştır.

     Yeni gelişen durumlara çözüm bulabilmek amacıyla yakın köyler de mahalle statüsüne geçince, buralara da belediye tarafından otobüs seferleri konmaya başlamıştır.

     2000’li yıllara gelindiğinde bir dönemin sonuna gelinmiş oldu. Özel sektör ağırlıklı bir taşımacılık fikri hakim olurken Burulaş devri başladı.

     1960’lı yıllarda başlayan Heykel-Garaj, Heykel-Çekirge, Garaj-Stadyum- Heykel dolmuşları ile hem hızlı taşımacılık hem de o dönemlerde otobüslerde ayakta ve üst üste gitmeyi kendine uygun görmeyen kişilerin tercih ettiği bir dolmuş olgusu oluştu.  Hatta bazı dolmuş ve taksi müşterilerinin, kendisini tanıyan ve saygı gösteren şoförleri duraklarda beklediklerini bilirim.

      1980

     Kent içi toplu taşımanın önemli aktörlerinden biri de minibüslerdir. Ulaşıma büyük katkısı olan bu araçların gerek sürücülerinin, gerek yolcularının bilinçli olmamaları sonucu çalıştıkları hatlarda trafik açısından büyük karışıklıklar yaşanmaktadır. Bilinçli bir yönetimleri de olmayınca ortak akıl oluşamayıp bu düzensiz ulaşım sisteminin önüne geçilememektedir.

                                 Kaynak: http://www.belgeseltarih.com/bursa-kent-ici-ulasim-ve-bboi/

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

50'li yılların sonuna kadar Bursa'da kent içi ulaşım at arabaları ile sağlanırdı. Santral Garaj yoktu. Otobüsler belli yerlerdeki han avlularına, Ulucami meydanına ve Atatürk Caddesi'ne indirirlerdi yolcularını. Otobüslerin geliş saatlerinde onlarca fayton (körük), briçka, tatar (yük) arabası sıralı olurdu. Çakırhamam, Heykel önü, Yeniyol'da faytonların durakları vardı. Çarşılar, odun kömür depoları, inşaat malzemesi satıcıları civarında da tatar arabası durakları vardı. Bunların üzerinde belediyenin astırdığı "300 kilodan fazla yük vurmak yasaktır" tabelası vardı. Atların ayakları asfaltta kaydığı için ayak altlarına otomobil lastiğinden yapılma tabanlıklar mihlanır, yokuşları inerken fren förevi görmesi için bir tekeri altına demir kızak sıkıştırılırdı. Faytonlar ise burgulu frenlerini kullanırdı. Yakın köyler muhacir arabaları veya yaylı arabalarla gelir, şehre dağılmış köylü hanlarında yolcularını indirirdi. Köylü arabalarının taşınacak malzemeye göre iki dingil arasınıuzatıp kısaltabilen bir yapısı vardı.                                     (Yavuz Bubiz, Bir Avuç Bursa, Gökçen yayınları, s. 128)

       

Bu sitenin son güncelleştirilme tarihi 27/10/22