|
|
Kurtuluş Savaşı bittiğinde, bugün parkın olduğu
yerde, işgal sırasında İngilizlerin bombaladıkları, Kumlalıların han
kalıntıları vardı. Gemlik'in ilk Türk belediye başkanı olan Ömer Çırgan'ın
oğlu Mehmet Çırgan şöyle anlatır: "Parkın olduğu yerde Kumlalı Nuri
Paşa'nın iki katlı bir nanı vardı.
Dr.
Ziya Kaya'nın muayeneanesi de buradaydı. İş Bankasının olduğu
yerde Osmanlı Bankası vardı."
Han kalıntılarından sonra kumsal başlardı.
Belediye binası da bu alanda, bugün hükümet binasının önüne gelen yerdeydi.
Meydandan denize doğru ilerlendiğinde de Gemlik'in tahta iskelesi
bulunmaktaydı. Bu bölgeye Ziya Kaya zamanında bir park yapılması düşünülmüş.
Hikayeyi Ali Aksoy şöyle anlatıyor: "Şu kadere
bakın; Ziya Beyin karşısına felek bir başka Kaya'yı, Rodos doğumlu Dahiliye
vekili Şükrü Kaya'yı çıkartır. Ötesi, Ziya Kaya'nın CHP 'den zorla istifası
ile sonuçlanan hazin bir öyküdür. Nedeni şu; Kumlalı Nuri Paşa, Halkevi
karşısındaki arsasını, içinde Atatürk anıtının olacağı bir park yapılmak
üzere belediyeye bağışlar. Bu arsanın kuzeyine düşen dar üçgendeki arsayı da
istimlak edip parka katmayı savunur Ziya Bey. Oysa ki bu arsa Şükrü Kaya
tarafından satın alınmıştır. Ev yapacaktır kendisine. Tam Ziya Beyin evi
önündedir o arsa. Şükrü Kaya gibi Dahiliye (İçişleri) bakanı olmuş bir devlet
büyüğünün çıkarı ağır basar sonunda. Tekrar belediye başkanı olmak isteyen
Ziya Kaya zorla çıkartılır CHP'den.
Celal Bayar gün gelip yeni parti
kurunca, mağdur Ziya Bey bu kez DP'den belediye başkanı seçilir. Atatürk'ten
sonra cumhurbaşkanı olmayı uman Şükrü Kaya siyasetten tasfiye
edilmiştir. Gemlik'teki evinin önünde, çınarlar altında tavla oynar bütün gün
Arnavut Şükrü ile. Başı hep Albatros traşlıdır Arnavut Şükrü'nün. Dizlerinin
dibinde fokurdayan bir nargile, elinde marpuç ve yüzünde devrik bir dudak
Şükrü Kaya'nın. Eski hasmının üzerine bile varmaya gerek duymaz Ziya Kaya."
Gemlik'in eski bir fotoğrafı
Eşref Dinçer zamanında han kalıntılarının bulunduğu alana park
yapıldı. Gemlik halkı akşamları Arnavut Şükrü'nün evinin yanında ve
ortasında havuz, havuzun içinde kırmızı balıkların bulunduğu parkın tadını
çıkarıyordu. 1937 yılında parka Atatürk'ün bire bir boyunda olan
heykeli yaptırılarak dikildi.
Parkın bir tarafında inşa edilen Arnavut
Şükrü'nün gazinosu, Gemlik'in belki de ilk modern binasıydı. İleriki yıllarda
gençler burada toplanır, bilardo oynar, eğlenirdi. Balık
pazarındaki Cemal'in kahvesi de Arnavut Şükrü'nün rakibi olarak hizmet
veriyordu. Bu iki merkezin gençleri bilardo yarışmaları düzenlerlerdi.
İskele meydanında, derenin kenarından uzanan bir
ahşap iskele vardı. Onun da sağında bir iskele gazinosu bulunuyordu. Bu
gazinoya yaz gecelerinde portatif demir sandalye ve masalar
kurulunca bir kır gazinosu görünümü alırdı.
Sağdan ikinci: belediye başkanı Eşref Dinçer. 1890'lı yıllarda Küçük
Kumla'da doğmuş, 1933- 1938 ve 1940-1941'de iki dönem belediye başkanlığı
yapmıştır. Hukuk Fakültesi mezunu olan Eşref Dinçer Gemlik'te çeşitli ticari
faaliyetlerde de bulunmuştur. Buz üretimi ve ipekböcekçiliği ticareti bu
faaliyetlerinden birkaçıdır. Gemlik'teki mahalle ve parklardan birine
kendisinin ismi verilmiş olup, Gemlik'te bulunan Eşref Bey suyu da onun
ismini taşımaktadır.
Bir taraftan ayın denize vuran pırıltılı yansımaları izlenirken
bir taraftan da kıyıya vuran dalgaların şıpırtıları dinlenir, yorgunluk
atmak için çay, kahve ya da o günlerin gözde içeceği
gazozlar içilirdi. Karpit lambası ışığında üç tekerlekli seyyar arabası
ile çekirdek, leblebi, nohut ya da helva satan Hamdi Ağanın "çekirdek, nohut, kaymaklı kurabiyelerrr...."
diye bağıran sesi, gecenin sessizliğini
bozan sesler olarak belleklerde kaldı. Gemlik kıt olanaklarına rağmen gelen
belediye başkanlarının özverisi sayesinde güzelleşmiş, şehre
hareketlilik gelmişti. 1938 yılında Sunğipek fabrikasının açılmasıyla daha da gelişti. Milli bayramlar hep bu
parkta yapılmaya başlandı. Halk bayram
günleri bu alanda toplanır coşkuyla kutlama yapardı.
Naci Pehlivan'ın
Gemlik kitabından
kısaltarak alınmıştır.
*
* *
* *
Parka Atatürk
heykelinin konduğu
dönem çekilmiş bir fotoğraf. Arkada Gazozcu Haydar Beyin (Ünal) imalathanesi görünüyor. Girit Kandiya'da 1896'da doğan
Haydar Bey,
limonata ve gazoz üretimi yaptığı için 'Limoniki' lakabını almış.
Mübadele döneminde
Gemlik'e gelip aynı işi sürdürmüş. Yaklaşık 1925'te makine satın alarak
gazoz
imalatına başlamış. Sade gazozdan başka vişneli gazoz da yapıyormuş.
İstanbul seferi
yapan
vapurlar ihtiyaçlarını ondan tedarik ederlermiş. Hatta Yunanistan'a
ihracat bile
yapmış.
Bursa'da 'Uludağ' gazozu henüz yokken Gemlik'in 'Sahil' gazozu çoktan
meşhur
olmuş.
Harf Devriminden sonra yeni alfabeyi ilk öğrenenlerden. Arkadaşları ile
Atatürk'e
mektup yazıp yeni harfler hakkında fikir beyan etmişler, Atatürk de
onlara teşekkür
mektubu yollamış. 1938'de aramızdan ayrılmış.
(Kaynak: torunu Haydar Ünal)
Gemlik Parkı'ndaki Atatürk heykeli 1933'te açıldı. Yapan kişi A. H. Bara
idi.
|